“EVET, ERDOĞAN”

0 64

Bizlere neden Erdoğan’ı desteklediğimizi soruyorlar… Biraz maziye gidip dün ile bugünü karşılaştırdığınızda, sizlerde vicdanınızın sesine kulak verip “Evet, Erdoğan” diyeceksiniz… Neden mi?

Üniversitelerin kapısında sırf başörtüsünden dolayı bekleyen, elleri kelepçelenen, yurt dışında okumak zorunda bırakılan, inandığı değerlere sahip çıktığı için okuma hakkından mahrum bırakılan, öteki vatandaş muamelesi gören, horlanan, aşağılanan, ikna odalarına alınan, hoca bildiklerinden furuat hezimetini duyduğunda yıkılan, gözyaşı dökmeye mahkûm edilen bacılarımın, kardeşlerimin bugün sorunsuz bir şekilde başörtüleri ile üniversiteye ve kamusal alana girdiklerini gördüğümde “Evet, Erdoğan” diyorum…

Katsayı uygulamasının mağduru olan, rakipleri ile eşit şartlarda yarışmadığından dolayı İmam Hatibi terk etmek zorunda bırakılan, İmam hatip orta kısmı kapatıldığı için imam hatip için gerekli temel donanımı alamayan, imam hatip mezunu olduğu için katsayı zulmüne maruz kalan ve bundan dolayı hak ettiği üniversiteye yerleşemeyen kardeşlerim için bugün öyle bir sorunun olmadığını gördüğümde, aksine imam hatiplerin bugün dolup taştığını, imam hatip okullarının yaygınlaştığını ve çoğaldığını gördüğümde “Evet, Erdoğan” diyorum…

Kur’an kurslarına baskınların yapıldığını, Kur’an okuma yaşının yükseltildiğini, camilerde Kur’an okumaya gelen birçok çocuğu “yaşı tutmuyor” diye geri gönderildiğini, birçok Kur’an kursunun kapatıldığını, bu yolla öğrencilerin dinden uzak yetiştirilmeye çalışıldığını hatırladığımda bugün geldiğimiz noktayı takdir etmemek mümkün mü? Kur’an okumada yaş sınırının kaldırıldığı, Kur’an kurslarının fazlalaştırıldığı, Yaz Kur’an kursları dâhil olmak üzere tüm Kur’an kurslarına Kur’an, elif-ba ve kitap setlerinin bedava dağıtıldığı, Kur’an kurslarına her türlü desteğin verildiği bu iktidar döneminde “Evet, Erdoğan” dememeyi nankörlük değil mi?

Liselerde gençler, din kültürü dersini bir saat görürlerken bugün liselerde isteğe bağlı olarak Din Kültürü derslerinin 7 veya 8 saate çıkarıldığını, “Hz Muhammed’in Hayatı”, “Kur’an Okuma”, “Temel Dini Bilgiler” ve “Din Kültürü” dersleri adı altında gençliğin dinlerini okul ortamında öğrendiklerini, artık öncelerden çok farklı bir eğitim politikasının uygulandığını ve “dinsiz gençliğin” değil “imanlı neslin” yetiştirilmek istendiğini gördüğümde “Evet, Erdoğan” diyorum…

Camilerin imamsız kaldığını, ehliyetsiz insanların imamlık yaptığını, camilerin ilgisizlikten harabeye döndüklerini, imamların en düşük memur maaşı ile vazife yaptıkları için ikinci bir işe muhtaç bırakıldıklarını, hutbe ve vaazların merkezileştirildiğini, imam ve vaizlerin seslerinin kısıldığını, Diyanetin köreltildiğini, köylerde ölü yıkayacak cenaze namazı kıldıracak imam olmadığı için köylülerin uzak köylere gitmek zorunda kaldıklarını, halkın din bilgisinden ve imam ilgisinden mahrum bırakıldıklarını hatırladığımda bugünkü halimize şükrediyor ve her camiye imam atadığı, imam maaşlarını iyileştirdiği, en ücra köyü imamsız bırakmadığı, atadığı 40 000’e yakın imamla halkın din ihtiyacını gidermeye çalıştığı, merkezi vaaz ve hutbeleri kaldırdığı, ana dilde hutbe ve vaaz uygulamasına start verdiği ve Diyanetin üzerindeki baskıları bertaraf ettiği için “Evet, Erdoğan” diyorum…

Formasyon alamadığı için öğretmenlik yapamayan, aldığı ilahiyat eğitimini atanamadığı için kullanamayan, asgari ücretle çalışmak zorunda kalan, binlerce ihtiyaç olmasına rağmen görmezlikten gelinen, irtica korkusuyla işsizliğe mahkûm edilen ilahiyatçı kardeşlerimin dün yaşadıkları olumsuz şartları geride bıraktıklarını, birçok orta ve lise imam hatip okuluna öğretmen ve yönetici olarak atandıklarını, imam, vaiz, müftü vs. olduklarını, birçok üniversiteye araştırma görevlisi olarak başladıklarını ve irtica korkusunun kalmadığını müşahade ettiğimde “Evet, Erdoğan” diyorum…

İmam Hatip mezunlarına uygulanan katsayı zulmünün yanı sıra İlahiyat kontenjanlarının düşürüldüğünü, İlahiyat Fakültelerindeki öğrenci sayısının hoca sayısının çok gerisinde kaldığını, birçok ilahiyatın kapanma aşamasına geldiğini, kimi İlahiyatların kapısına kilit vurulduğunu, İlahiyat ikinci öğretimlerin kapandığını gören ve yaşayan biri olarak bugün İlahiyat kontenjanlarının arttırıldığını, ikinci öğretimlerin açıldığını, kapanan ilahiyatların eğitime başladıklarını, 20 İlahiyat Fakültesine ek olarak 100 İlahiyat Fakültesinin açıldığını gördüğüm için “Evet, Erdoğan” diyorum…

Bu yazdıklarım Sayın Erdaoğan’ın sadece Din ve Dini Eğitim alanındaki icraatlarıdır… Eğitim, Sağlık, Ulaştırma, Ekonomi, Adalet, Dış politika ve Asayiş alanındaki takdire şayan icraatları ise herkesin malumu olduğu için yazmaya gerek duymuyorum… Ülkemize getirdiği refah ortamının bekası, paralel ve derin devlet yapılanmalarının bir daha hayat bulmaması ve gelinen seviyenin altına düşülmemesi için “Evet Erdoğan” diyorum…

“Evet, Erdoğan” dediğimiz için birileri bize kızıyor, bizi kınıyorlar… Neden Sayın Başbakan’ı sevdiğimizi ve onu sahiplendiğimizi soruyorlar? Size ne va’detti, hangi beklentiler içindesiniz diyorlar? Bizi kendileri gibi bencil ve menfaatçi zannediyorlar… Biz Erdoğan’a değil, icraatlarına “Evet” diyoruz… Bu icraatların failini takdir ediyoruz, alkışlıyoruz, destekliyoruz… Hak, Halk ve Ümmet insanı olduğu için kendisini seviyoruz…

Kendimiz için değil, “hakkın tahakkuku”, “halkın tahakkümü” ve “ümmetin kurtuluşu” için “Evet, Erdoğan” diyoruz…

12. 03. 2014

Cahit Karaalp

View all contributions by Cahit Karaalp

Website: http://www.cahitkaraalp.com

Similar articles

Yorum Yazın

E Mail hesabını kimseyle paylaşılmayacaktır. Girilmesi zorunlu olan yerler belirtilmiştir.

Takvim

Mart 2014
P S Ç P C C P
 12
3456789
10111213141516
17181920212223
24252627282930
31