İşid, İslam dünyasının öfkesini bölmek, dikkatini dağıtmak, hedefleri saptırmak, yanıltmak, psikolojik bakımdan yıldırmak ve oynanan oyunları gizlemek için çıkarılmış bir cephe genişletme ve çoğaltma oyunudur, yeni büyük zulümlerin habercisidir…
Daha önce İşid hakkında yazdığım yazıda, İşid’in Orta Doğu’da özellikle iki şeyi gerçekleştirmek için ortaya çıktığını ve bu iki hedefi gerçekleştirdiğinde ortadan kaybolacağını yazmıştım… Kürtlere ve Şia’ya düşmanlık üzerine kurulan bu melanet örgütünün söz konusu ettiğim iki hedefi; Arap-Kürt düşmanlığı başlatmak ve Şii-Sünni çatışması yaratmaktır… Orta Doğu’da böyle bir fitne ateşini tutuşturmak için dış güçler tarafından desteklenmektedir…
Orta Doğu’nun fitne aktörü ABD ve suç ortakları bu, “şeytana biat etmiş örgütün” baş destekçileri ve hatta yapı mühendisleridir… Amaçları; Orta Doğu’yu birbirine kırdırmak, kâfir ABD ve İsrail’in yapamadığını Müslüman halkın eliyle yapmak…
Bu örgüte, cihad ruhuna sahip birçok samimi gencin katıldığına inanıyorum… ABD şeytanı, bu örgütü kurdurduktan sonra bir halife etrafında kenetlenmek isteyen mücahid ruhlu insanları bu safta buluşturmak ve “it izini”(ABD ve avaneleri) kaybettirmek için İşid’in hilafeti ilan etmesini istedi… Ve öylede oldu…
Artık cihad ruhuna sahip samimi ama “zekâ yoksunu ahmak” kardeşlerimizde ABD’nin bu şeytani oyununa geldiler ve “el Bağdadi” denen, ne olduğu belirsiz batı kuklası adama bey’at etmeye başladılar… Hilafetin hiçbir şartını taşımayan bu “alçak hilafetin” önemli bir amacı da hilafeti kullanmak, karalanak ve ümmet soğutmaktır…
Her tarafından küfür ve zulüm damlayan İşid zalimlerince, zulmedilerek gasp edilen ve dış destekle ele geçirilen topraklara, “İslam devleti” adı verilerek, islam’ın kan akıtan bir din olduğu ve iktidara gelmesi halinde hep kan akıtacağı dünya insanına gösterilmek istendi…
ABD ve avanelerinin, İşid’i kurmalarındaki temel amaçlardan biri de hiç şüphesiz ki Müslümanlar aleyhinde cepheleri genişletmek ve hedef saptırmaktır… Orta Doğu’da gerçekleşen son olaylara göz attığımızda önceden kurgulanan senaryonun nasıl işleme sokulduğunu daha iyi görebiliriz…
Tüm dünya Müslümanlarının, Esed zalimine yoğunlaştığı, Karadavi‘nin başkanlığındaki “Dünya İslam Âlimleri Birliği”nin ve Mısır öncülüğünde Arap ülkelerinin, Suriye’ye asker gönderme ve Esed’i alaşağı etme kararının hemen sonrasında, buna öncülük eden ve başı çeken Mısır yönetimi, askeri bir darbe ile indirilmişti… Başa Sisi kâfiri geçmiş ve Mısır’da kan oluk oluk akmaya başlamıştı… ABD Şeytanı ise bu darbeye hiç ses çıkarmamıştı… Çünkü bu askeri darbenin arkasında ABD’nin kendisi vardı…
ABD, Suriye’de Esed rejiminin yıkılmasını asla istemediği için harekete geçen İhvan’ı Mısır’da durdurmuştu… Çünkü Orta Doğu’da ikinci bir devlette ihvan hâkimiyetini asla istemiyordu… Aynı ABD, bir yandan da Esed’in yıkılması için demeçler yayınlıyor, muhaliflerle görüşüyordu… Aslında bu, sadece Orta Doğu için yazılan senaryo icabı bir oyun idi… Muhaliflerle alınan her karar aynı zamanda ABD tarafından Esed’e de ulaştırılıyor ve Suriye’de zafere giden süreç yavaşlatılıyordu…
Eğer ABD’nin hainliği olmasaydı bu iş çoktan bitmişti… Çin, Rusya ve İran’ın Esed yönetimine verdikleri desteğe rağmen muhalifler, iktidarı ele geçirmişlerdi… ABD, Özgür Suriye ordusunun içinden de birçok kişi satın almış, göstermelik bir mühalefet sergiletiyordu… Türkiye’nin Suriye için gösterdiği samimi çabalar, Özgür Suriye ordusunun içindeki hainler yüzünden boşa gitmekte ve birilerinin cebi dolmaktaydı… Yani Türkiye tuzağa çekilmekteydi…
Aslında ABD, Suriye’de başlayan halk kıyamına erken el attı ve halk direnişinin başarılı olmaması için ikili oynadı… ABD, Orta Doğu’da sürekli büyüyen, gelişen ve bağısızlaşan iki büyük devleti; İran ve Türkiye’yi Suriye meselesinden dolayı birbirine kırdırmak ve güçlerini tüketmek istiyordu… Ancak Türkiye bu oyuna gelmedi, muhaliflere destek vermeye devam etti, Suriye’ye her türlü kışkırtmaya rağmen girmedi, ABD’nin tuzağına düşmedi…
ABD, bu süreçte boş durmadı, Suriye’deki muhalif grupların içine adamlarını soktu, önce PYD ile mücadele adına radikal Müslümanları kullandı, PYD dinsizlik propagandası yapıyor diye Kürt köylerini yaktırdı, biçtirdi… Bununla Kürtlerin nefretinin radikal İslami gruplara yoğunlaşmasını hedefledi ve hedefini de gerçekleştirdi… Artık Kürt halkı, Müslüman görünümlü insanların yaptıkları yüzünden İslam’ı sorgulamaya ve radikal gruplara kin kusmaya başlamışlardı…
İşid isminden önce en- Nusra’yı duyduk sonra da “Irak Şam İslam Devleti” denen küfür kurgusu bir örgütü karşımızda bulduk… Şimdi de Doğu halkının arasına İşid’in Erdoğan tarafından desteklenen bir örgüt olduğu propagandasını yaymış bulunmaktalar… Bu kara propagandaya göre, Erdoğan’ın amacı Suriye’den Kürtleri silmekmiş vs. vs… Tamamen iftira, tamamen şeytani propaganda… Erdoğan asla İşidi desteklememiştir ve onu destekleyecek bir kişiliğe de sahip değildir…
Mısır devrimi gerçekleşince tüm gözler, tepkiler Mısır’a çevrilmişti… Suriye’deki dram bir an için unutulmuştu… Mısır için eylemler başlamış, İslam âleminin Suriye üzerine yoğunlaşan öfkesi ikiye bölünmüştü… Sisi darbesi ile Suriye’ye yönelen öfke patlamasının önüne geçilmişti…
Şimdi de Müslümanları karamsarlığa itmek, radikal İslami gruplara güveni bitirmek, olması muhtemel hilafet idealini yıkmak, Suriye ve Mısır’a yoğunlaşan tepkileri geniş alana yaymak, Müslümanların psikolojisini bozarak yıldırmak için ABD öncülüğündeki Batılı şeytan dostları, İşid kurdular, kurdurttular ve kudurttular…
Görünüşü İslam olsa da küfrün ta kendisi olan bu örgüt mensuplarının samimi olup olmadıklarına bakılmadan bir an önce köklerinin kazılması gerekmektedir… Orta Doğu halkı bu yeni tuzağı fark etmeli ve işi daha büyümeden bitirmeliler… Değilse İşid, yaptıkları ile kalmayacak daha fazla zulümler gerekleştirecektir…
Bir an için, bu örgütün ABD tarafından kurulmadığını, samimi olduklarını ve İslam için yola çıktıklarını düşünelim… Bu örgüt samimi olsa bile yaptıkları İslam’a sığıyor mu? Hayır… Müslümanları zor durumda bırakıyor mu? Evet… Kâfirlerin işine yarıyor mu? Evet… Esed, İsrail, Sisi dururken Mazlum Suriye ve Irak halkına saldırması, kimin köpeği olduğunu göstermesi açısından yeterli değil mi? O halde bu örgüt yaşamayı hak etmiyor demektir…
İşid, batılı oyunların farkına varılmaması, bölgede söz dinlemeyen yöneticilerin uslandırılması ve Müslümanlara karşı açılan şer, fitne ve zulüm cephesinin genişletilmesi için çıkarılmıştır… Bu örgütle hedefler saptırılmakta, kale içten yıkılmaya çalışılmaktadır…
İşid zaliminin saldırıları bitmeden İsrail’in Filistine saldırdığını görüyoruz… Kimse bu saldırıların zamanlamasının ve ardı ardına olmasının tesadüf olduğunu düşünmesin… Dünyada tüm gözler İşid’e dönmüşken, öfkeler bu kanlı örgüte yoğunlaşmışken bakıyorsunuz terörist İsrail devleti Filistin’e saldırıyor, yaramızı deşiyor, öfkemizi bölüyor, dikkatlerimizi dağıtıyor…
Filistin, Mısır, Irak, Suriye hepsi yaralı, hepsi kanlı, hepsi perişan… Bitmez oldu ümmette feryat ve figan… Diğer Arap devletlerini de korkular sarmış… ABD’ye kulluk etmekten bir an geri durmaları halinde aynı akibete uğrayacaklarmış… ABD köpekleri(İŞİD) kapıda hazır beklerlermiş…
Ben bu olanlardan daha büyük felaketler bekliyorum… Zulüm karanlıklarının kat kat arttığını görüyorum… Orta Doğu, daha büyük oyunlara sahne olacak… Her bir oyun Müslümanları daha parçalayacak… Güçlü bir Orta Doğu devletine asla izin verilmeyecek… İsrail ne pahasına olursa olsun korunup kollanacak… 2023 hedefine kilitlenen Türkiye’nin parçalanması için çalışılacak… Türkiye’nin bölgede etkin olmaması sağlanacak… ABD istediği gibi at oynatacak…
Zalimlerin elinde oyuncak olmamak için, üzerimizde oynanan oyunları, kurgulanan senaryoları boşa çıkarmak için çalışalım… Bir olalım… Orta Doğunun lideri olmak için ülkemizin gücüne güç katalım… Ülkemizi bölmeye çalışanları dışlayalım… Ülkemizdeki karanlık güçleri bitiren ve dış güçlerin hedefi haline gelen mevcut iktidara özellikle Recep Tayyip Erdoğan’a sahip çıkalım…
Umudumuzu kaybetmeyelim, “en- Nasru minallah” diyelim…
14. 07. 2014
Yorum Yazın